Özet:
Bu çalışmanın amacı, Almanya’da öğrenim gören iki dilli Türk öğrencileri için Milli
Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan Türkçe ve Türk Kültürü dersi programına
(2018) ait kazanımların, yenilenmiş Bloom taksonomisi ve 21. yüzyıl becerileri
kapsamında yer alan “Öğrenme ve Üretim” becerileri kullanılarak yeniden
yapılandırılması ve araştırmacı tarafından Türkçe ve Türk Kültürü dersi gören ilkokul
4. seviye öğrencilerine uygulanmasıdır. Almanya’da iki dilli Türk öğrenciler için
okutulan Türkçe ve Türk Kültürü derslerinde öğrencilerin ihtiyaçlarına ve seviyelerine
göre geliştirilmiş öğretim programına ve malzemesine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu
amaçla, MEB tarafından belirlenen temalara dair kazanımlar, 21. yüzyıl becerilerine
ve yenilenmiş Bloom taksonomisine göre tekrar yapılandırılarak ders etkinlikleri
hazırlanmıştır. MEB 2023 Eğitim Vizyonu Belgesi gereksinimleri çerçevesinde
öğrencilere sunulan eğitim aracılığıyla çağın ve geleceğin becerileriyle donanmış,
sorgulayan, yaratan, kendi öğrenmesi üzerine düşünen, dijital okur-yazarlık becerisine
sahip, problemlere çözüm üreten bireyler yetiştirilmelidir. Bu kapsamda yaratıcılığı,
özgünlüğü, bağımsız öğrenmeyi destekleyen, gerçek dünya ile bağlantılı görevler
aracılığıyla öğretmen öğrenci etkileşimi/iletişiminin sağlandığı zengin bir öğrenme öğretme ortamı yaratmak amaçlanmıştır. Uygulama odaklı eylem araştırması deseni
kullanılmıştır. Sınıf içi gözlemler, yapılan görüşmeler ve YBT bilişsel basamakları ile
21. yüzyıl becerileri ilkeleri doğrultusunda hazırlanan etkinlikler sayesinde eylem
araştırması oluşturulmuştur. “Ben ve Ailem”, “Geçmişe Açılan Kapı”, “Çevre,
Farklılıklar ve Birlikte Yaşama” ve “Gezelim Görelim” temaları hedef kazanımları
çerçevesinde geliştirilen materyal ve etkinliklerin teknoloji destekli araç gereçler ile
uygulanmasının öğrencilerin hedef dildeki üretken etkinliklerini, öğrenciler arasında
iletişim ve işbirliğini, Türkçe ve Türk Kültürü dersine yönelik ilgi ve katılımı artırdığı
gözlemlenmiştir. Türkçe ve Türk Kültürü derslerinin yürütüldüğü iki dilli sınıflarda,
gerçek hayattan görseller ve objelere yer verilmesi, tekrarlama, örnekler verme,
tanımlamalar ve eş anlamlıların kullanımı, anahtar sözcüklere vurgu yapılması,
yeniden düzenleme, diller arası geçiş, işbirlikli öğrenme grupları, akran yardımı ve
kültürel kimlik projeleri stratejilerden yararlanılmasının öğrenci-öğretmen
arabuluculuğu ve etkileşimini desteklediği sonucuna ulaşılmıştır.