Özet:
Her yöntemde olduğu gibi, teknolojide meydana gelen gelişmelerden kaynak yöntemi de olumlu olarak etkilenmektedir. Buna rağmen imal edilen parça ve malzeme türlerinin çeşitlenmesi, kaynak yöntemlerinde de uygulamalarda meydana gelen sakıncaların araştırma konusu olma durumunu korumaktadır. Bu sorunlardan birisi de kaynak sonrası ITAB bölgesinde meydana gelen oluşumlardır.İmalat sanayiinde geniş bir uygulama alanı bulunan kaynak yöntemi kendi içerisinde de birçok yönteme ayrılmaktadır. Bu yöntemler arasında en önde gelenlerden birisi de uygulamada sağladığı çeşitli üstünlük ve kolaylıklardan ötürü koruyucu gaz kaynak yöntemidir.Bu çalışmada, koruyucu gaz kaynağında birim dikiş enerjisi ile ısı tesiri altındaki bölge (ITAB) arasındaki ilişki incelenmiştir. Çalışmanın ilk safhasında genel itibariyle koruyucu gaz kaynak yöntemlerinden bahsedilmiştir. Bunu takip eden bölümlerde de ITAB'ın yapısı ve ITAB'ta kaynak sonrası meydana gelebilecek oluşumlar hakkında literatür taramasından elde edilen bilgilere yer verilmiştir.Çalışmanın deneysel kısmında 60°, 55°, 50°, 45°, 40° olmak üzere V kaynak ağızları açılan 200x160x15 boyutlarındaki St37 numunelere MAG ve AlMgZn numunelere MIG kaynak yöntemi uygulanmıştır. Kaynak sonrası numuneler üzerinde yapılan çalışmalarda ITAB bölgesinin genişliği, kaynak bölgesinin sertliği ve en iyi nüfuziyetin elde edildiği V kaynak ağız tipi tespit edilmiştir. Kaynak bölgesinin sertliği Vickers mikrosertlik cihazında yapılan ölçümler sonucunda, ITAB genişlikleri kumpasla yapılan ölçümler neticesinde, nüfuziyet ise numunelerin makro resimlerinden faydalanarak belirlenmiştir.Deneyler sonucunda, St37 numunelerin teorik uygulama aşamasında hesaplanan ITAB genişliklerine oldukça yakın sonuçlar elde edilmiştir. AlMgZn numunelerin ise ITAB genişlikleri ölçülemediğinden böyle bir karşılaştırma yapılamamıştır. Numunelerin sertliklerine bakıldığında ise teoride öngörülen sonuçlarla deneysel uygulama sonucunda elde edilen sonuçlar büyük bir oranla örtüşmekte olduğu görülmüştür. Tez çalışması, teorik araştırma ve deneysel uygulama sonuçlarının karşılaştırılması ile sonuçlandırılmıştır.